Yemen’de 6 yıldır devam eden iç savaş ve çatışmalar sebebiyle en çok çocuklar etkilendi. Bombardımanın yanı sıra çocuklar, açlık ve salgın hastalıklarla boğuşuyor.

Birleşmiş Milletler verilerine göre, Suudi Arabistan’ın öncülük ettiği Arap Koalisyon güçlerinin Yemen’e yönelik bombardımanında binlerce kişi yaşamını yitirdi. Ölenlerin çoğunu aralarında kadın ve çocukların oluşturduğu sivillerin olduğu bildirildi.

Öte yandan ülkeye yönelik uygulanan ablukanın yanı sıra hastanelere yönelik saldırılar sebebiyle ülkedeki hastanelerin yarısının ise hizmet veremediği belirtiliyor.

Ülke korona virüs salgını ile boğuşurken, binlerce kişi yetersiz sağlık imkanları sebebiyle tedavi edilemiyor. Bu sebeple korona virüs salgınında Yemen’de ölenlerin oranı yüzde 25 ile dünyada ilk sarıya yerleşiyor.

6 yıldır süren savaş nedeniyle sağlık sektöründe büyük bir çöküş yaşanırken, 3,3 milyondan fazla insan temiz su kıtlığı nedeniyle kolera gibi hastalıkların yayıldığı okullarda ve kamplarda yaşıyor.

Ülkede milyonlarca insan da açlık tehlikesiyle karşı karşıya. Bu durumda en bebek ve çocukları etkiliyor. Bu çocuklardan biri de 3 ay önce dünyaya gelen Mesire Saqar Al-Huveyri isimli bir kız çocuğu.

Yetersiz beslenmeden dolayı tedavi altına alınan ve nenesinin kendisini şırınga yoluyla beslediği Mesire, diğer hasta çocukların çığlıkları arasında gözlerini hayata açmaya çalışıyor.

Mesire, Yemenli diğer çocuklar gibi yetersiz beslenmeden dolayı, Coronavirus tehdidinin artmasıyla birlikte altı yıllık savaş sonucu oluşan insani krizin derinleştiği başkent Sana’da bulunan Al-Sabeen Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinde tedavi görüyor.

Nenesi Mesire’nin yetersiz beslenmeden dolayı 2 bin 400 gram olduğunu ve Beyin Atrofisi (küçülmesi) hastalığına yakalandığını söylüyor.

Tedavi, yemek ve ilaç ihtiyaçları olduğunu söyleyen Nenesi, "Bu bebeğin tedavi, yemek ve ilaç gibi bazı ihtiyaçları var. Hastanede ilaç yok. Onu dışardan almamız gerekecek." ifadelerine yer veriyor.

İhtiyaçların tedarik edilmemesi halinde torununun ölümle burun buruna kalacağını ifade eden büyükannesi, her şeye rağmen Allah’a hamd ettiklerini söyleyerek büyük bir teslimiyet örneği gösteriyor.