“Yemenli gazeteciler Sana ve Aden'de düşmanca bir ortamda çalışıyor”

Yemenli Gazeteciler Sendikası, Yemenli gazetecilerin özellikle Sana ve Aden'de çatışmaların tarafları tarafından düşmanca bir ortamda çalıştığını bildirdi.

Sendika, Yemenli gazetecilerin kendilerini etkileyen savaşın onuncu yılına girerken yaşadıkları tehlikeli ve karmaşık koşullar altında, 3 Mayıs Cuma gününe denk gelen Dünya Basın Özgürlüğü Günü" münasebetiyle bir açıklama yayınladı.

Yapılan açıklamada, sendika, bu vesileyle Yemen'deki ve tüm dünyadaki gazetecileri tebrik ederek, başta ülkemiz olmak üzere dünyadaki tüm gazeteciler ve Gazze Şeridi başta olmak üzere Filistin direnişindeki basın mensuplarının güvenliğin sağlanması ve özgürlüğün hakim olması temennisinde bulundu.

 Gazetecilerin, siyonist düşmanın barbar, adaletsiz ve sistematik saldırı savaşına maruz kaldığı ve bu savaşın, geçtiğimiz ekim ayından bugüne kadar 135 gazetecinin  ölümüne ve yüzlercesinin ise yaralanmasına neden olduğu kaydedildi.

Yemen Gazeteciler Sendikası, işgal altındaki Filistin'deki meslektaşlarımızla tam dayanışmasını yeniledi.

Sendika, Yemen'de basının koşullarından ve ifade özgürlüğünün sürekli kötüleşmesinden ve 2016 yılından bu yana devlet kurumlarında gazeteci maaşlarının kesintiye uğraması ve gazetecilerin maaşlarının kesilmesi nedeniyle gazetecilerin yaşadığı çok ağır acılardan duyduğu üzüntüyü ve memnuniyetsizliğini dile getirdi.

Çok sayıda yazılı, görsel ve işitsel medya kuruluşunun kapatılması nedeniyle iş imkanlarının azaldığını belirten Sendika, basın özgürlüğünün 1.700'den fazla davaya maruz kalmasının ardından savaşın gazetecilik ve medya camiası üzerinde yarattığı olumsuz etkilere dikkat çekti.

 Savaşın başından bu yana yaşanan ihlal ve saldırılar, 165 medya kuruluşunun kapatılması, 200'e yakın yerel, Arap ve uluslararası internet sitesinin engellenmesi, 45 gazetecinin öldürüldüğü kaydedildi.

Sendikanın açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “En acı tablo, gazetecilerin her gün maruz kaldığı, yüzlerce gazetecinin şehirleri terk ederek kırsala veya başka şehirlere gitmesine, bazılarının da ülkeyi terk etmesine neden olan zulüm, taciz ve tehditlerdir. Göçler, Husi otoritesi altında, işsiz ve dayanılmaz baskıcı kısıtlamalar altında baskı altında yaşayan yüzlerce gazetecinin yanı sıra, stresli bir diaspora durumu ve gazetecilerin ruhlarında ve vicdanlarında derin yaralar bıraktı.”

Ayrıca oku

Yorumlar